2050 yılına kadar dünya nüfusunun tamamına yakın bölümünün kentsel alanlarda yaşayacağı tahmin ediliyor. Bu da enerji kullanımı ve emisyonların her geçen yıl artmaya devam edeceği anlamına geliyor.

Daha akıllı kentsel ulaşım ağları, çevre dostu ve yüksek enerji verimliliğine sahip binalar gibi çözümlere gün geçtikçe daha fazla ihtiyaç duyulmaya başlanıyor. Akıllı şehir programları ve girişimleri ise tam olarak bu noktada devreye giriyor! İnovatif teknolojileri şehirlerle birleştirmek yalnızca vatandaşların hayatlarını iyileştirmekle kalmıyor, aynı zamanda genel yaşam kalitesini ve kamu güvenliğini de iyileştiriyor.

Dünyanın dört bir yanında; yeni nesil teknolojileri, günlük hayata oldukça başarılı şekilde entegre eden ve hepimize ilham olabilecek pek çok şehir bulunuyor.

Singapur

 Akıllı şehirler söz konusu olduğunda, Singapur çoğu listenin başında yer alıyor. 2014 yılında Smart Nation girişimini başlatan şehir hem kamu hem de özel sektöre geniş bir akıllı teknoloji yelpazesi sunuyor. Şehirde toplu taşıma araçlarını kullanan 7,5 milyon kişinin hareketlerini ve ödemelerini verimli bir şekilde yönlendirmek için temassız ödeme teknolojisi bu tarihten beri kullanılıyor. Singapur aynı zamanda, video konsültasyonları ile işleyen dijital sağlık sistemi ve hastaları izlemek için Nesnelerin İnterneti’nden yararlanan giyilebilir cihaz tasarımlarıyla da ön plana çıkıyor. Bunun yanı sıra, yakın gelecekte tamamen araçsız, yeni bir eko-akıllı şehir kurulması ve buranın 42 bin konutluk bir orman kenti olarak hayata geçirilmesi planlanıyor.

Helsinki

 Helsinki, 2035 yılına kadar karbon nötr şehir olmayı hedefliyor. Şehir içi otobüs filosunu elektrikli sisteme geçirmek ve 2035’e kadar yıl içindeki trafik emisyonlarını %69 oranında azaltmak gibi net planları olan Helsinki’de elektrikli araç şarj ağları da hızla genişletiliyor. Isıtmanın emisyonların yarısından fazlasını oluşturduğu şehirde, yenileme çalışmaları sırasında binalardan kaynaklanan emisyonları %80 oranında azaltabilecek enerji verimliliği önlemlerinin uygulamasına ve şehirdeki binalarda daha fazla yenilenebilir enerji kullanılmasına da ayrıca odaklanılıyor.

Zürih

 Zürih’te bir süredir sensörler yardımıyla trafik seviyelerine uyum sağlayan, parlaklığını artırıp azaltabilen sokak lambaları kullanılıyor. Zaman içerisinde tüm şehre yayılan akıllı sokak lambaları ile %70’e varan enerji tasarrufu sağlandığı belirtiliyor. Akıllı sokak lambaları aynı zamanda, çevresel verileri toplayabiliyor, trafik akışını ölçebiliyor ve halka açık bir wi-fi anteni görevi yapabiliyor. Zürih’te aynı zamanda; şehrin ısıtma, elektrik ve soğutmasını birbirine bağlayan akıllı bina yönetim sistemleri de kullanılıyor ve bu yöntemin oldukça etkili olduğu ifade ediliyor.

Oslo

 Norveç’in başkenti Oslo, 2025 yılına kadar şehirdeki tüm araçların elektrikli olmasını hedefliyor. Halkı elektrikli araç kullanmaya yönlendirmek için ücretsiz otopark, otobüs şeritlerini kullanabilme hakkı, geçiş ücretlerinin daha düşük olması gibi bir dizi teşvik sunuluyor. Şehrin 2050 yılına kadar karbon nötr olma hedefinin bir parçası olarak; sıfır emisyonlu şantiyeler ve mevcut binaları dairesel atık yönetimi ve yeşil enerji sistemleri geliştirme dahil olmak üzere çok sayıda akıllı proje sürdürülüyor.

New York

 2020 yılı itibariyle New York’ta da akıllı şehir pilot programı uygulanmaya başlandı. Bu programın bir parçası olarak şehrin dört bir yanında akıllı sensörler yer alıyor. Sensörler, atık yönetimi ve toplama gibi hizmetlerin daha verimli yönetilmesine yardımcı olmak için sürekli olarak veri topluyor. Elektrikli şarj istasyonları ve akıllı hub’ların da yaygınlaşmaya başladığı şehirde, trafik emisyonlarını azaltmak amacıyla araba paylaşım uygulamaları da kullanılıyor.

New York’ta aynı zamanda daha fazla yerel bakış açısı ve yaratıcılığa ulaşma amacıyla şehrin açık veri kümelerini en iyi şekilde kullanan uygulamalar için her yıl yüksek miktarda nakit ödülü olan yarışmalar da düzenleniyor.